Sonbahar mevsiminin ortalarındayken henüz yeni yaşadığımız mevsim geçişinin, ruhsal durumumuzu ve olaylara bakışımızı etkilediği bir gerçektir. Güneş ışığının azaldığı ve günlerin kısaldığı mevsimler depresyon belirtilerinin sıkça görüldüğü dönemler olurken ilişkiler de bu durumdan etkileniyor. Kişisel Gelişim Uzmanı Turhan Güldaş ilişkilerde yaprak dökümü olmaması için dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.
Güneşin enerjisiyle şarj olun
Sonbaharda güneş ışınları dünyaya daha eğik gelmeye başlar, günler kısalır ve güneş yüzünü çok fazla göstermez. Vücudun mutluluk hormonu olan serotonin yerine melatonin hormonu daha fazla üretilir. Melatonin de beraberinde uyku ve uyuşukluk hissini getirir. Sadece ilişkilerinize değil hayatınızın her alanına bu uyuşukluk halinin yansımasını istemiyorsanız bol bol güneş ışığına çıkmalısınız. Güneşin bulutların arkasından kendini gösterdiği anları kaçırmamak gerekiyor. Gün içinde sadece 10 dakika güneş ışığına maruz kalmak bile sonbaharda enerjimizi şarj etmeye yetecektir. İlişkinizin sonbaharda zarar görmesini istemiyorsanız en azından hafta sonları güneş ışığında birlikte vakit geçirmeye gayret etmelisiniz.
Kilonuza dikkat edin
Rahat kıyafetlerin giyildiği, deniz mevsiminden çıkıp daha kalın ve kapalı kıyafetlere geçiş yapılan bu mevsimde kilo almamaya dikkat etmek çok önemlidir. Mevsimsel değişimler ve depresyon özellikle karbonhidrat tüketimini artırmamıza sebep olabilir. Ayrıca mevsim geçişleri vücuttaki ödem miktarını artırır. Kiloda meydana gelen artışlar ayrı bir depresyon sebebi olup bu durum bir kısır döngüye dönüşebilir. Elbette bu iniş çıkışlı ruh hali ilişkilere de olumsuz yansır. Yaz aylarındaki özgüvenli ve eğlenceli partner özgüvenini kaybetmeye başlayan ve duygusal yönü ağırlaşan bir kişiye dönüşebilir. Kilolarınızın yükünü kendinize ve ilişkinize yansıtmak istemiyorsanız sonbaharda kilo almamaya özellikle dikkat etmelisiniz.
Kısa kaçış rotaları belirleyin
Yaz ayları genelde tatil aylarıdır ve gezmek, eğlenmek, yeni yerler görmek ilişkileri de canlandırır. Sonbaharda ise yaşam daha durağandır. Bu durağanlığın ilişkinize olumsuz yansımasını istemiyorsanız küçük kaçış rotaları belirleyin. Hafta sonunda günübirlik veya 1-2 gece kalmalı doğa, kültür gezileri planlayın. Kalabalık arkadaş gruplarıyla olan tatillerin daha eğlenceli olduğunu unutmayın. En azından ayda 1 kez yapacağınız bu küçük tatiller beklediğiniz ve gelmesini iple çektiğiniz tarihlere doğru geri sayım yapmanızı sağlayacaktır. Bu da size ve ilişkinize rutinin dışında bir canlılık getirecektir.
Birbirinizi dinlemeye gayret edin
Yaz aylarında günün büyük kısmı dışarıda ve sosyal hayatın içinde geçer. Oysa sonbaharda geceler daha uzundur ve zamanınızın önemli bir bölümünü evde geçirmek durumundasınızdır. İlişkilerde sorunların başlangıcı tarafların fiziki olarak aynı ortamda olmasına rağmen paylaşımlarının azalmasıdır. Bunun için yapılması gereken en azından akşam yemekleri esnasında gündelik yaşama dair karşılıklı bol bol paylaşımda bulunmaktır. Evde TV, bilgisayar, telefon gibi dikkat dağıtıcı unsurlardan en azından bir süreliğine uzak durarak göz temasıyla karşılıklı birbirinizi dinlemek bağlarınızın kuvvetli kalmasını sağlamak açısından önemlidir.
Birlikte daha mükemmele ulaşın
Hayatınızda ertelediğiniz bir ilginiz veya hobiniz varsa sonbaharı bunun için fırsat bilin. Birlikte yapabileceğiniz ve keyif alabileceğiniz bir etkinliği hayatınıza alın. Örneğin lezzet merakınız varsa birlikte bir yemek kursuna katılabilirsiniz. Denizi seviyorsanız ve emeklilik için küçük bir yelkenli hayali kuruyorsanız birlikte yelken kursuna katılın. Hayatınıza yeni paylaşım alanları katmak ilişkinize iyi gelecektir.
Hayatınızda ve ilişkinizde mükemmele ulaşmak için birlikte mantra yazmaya da başlayabilirsiniz. “Bugün daha mükemmel bizi yaratıyoruz” mantrasını her gün belli sayıda yazdığınızda bu mantranın mevsimlerden bağımsız olarak hayatınıza ve ilişkinize olumlu yansımalarını göreceksiniz.