Bekleyiş Sona Erdi: The Ordinary Sephora Türkiye’de!

Ezber bozan yaklaşımdan, içerik öncelikli cilt bakımı anlayışının global  liderliğine: The Ordinary, 1 Nisan 2025 itibarıyla Türkiye pazarına giriş yaparak doğrudan, etkili ve şeffaf cilt bakımı deneyimini tüketicilerle sadece Sephora Türkiye’de buluşturdu.

Estée Lauder Şirketleri markalarından “içerik öncelikli” cilt bakım hareketinin global lideri The Ordinary, 1 Nisan 2025 itibarıyla sadece Sephora Türkiye’de satılmak üzere resmi olarak Türkiye pazarına giriş yaptı. “Kaliteli içerikler, güçlü etki ve mantıklı fiyatlandırma” felsefesiyle hareket eden marka, ‘Cilt bakımı şeffaf olmalıdır.’ ilkesine sadık kalarak Türkiye’de yeni bir dönemin başlangıcını müjdeledi.

Markanın kurucu ortaklarından Nicola Kilner, The Ordinary’nin doğuşunu şu sözlerle anlatıyor: “The Ordinary, sektördeki karmaşanın bir sonucu olarak ortaya çıkan memnuniyetsizlik ve hayal kırıklığına karşı bir tepki olarak doğdu. O dönemde piyasada, yaygın olarak kullanılan “sıradan” içerikler, pazarlama stratejileri doğrultusunda şişirilmiş fiyatlarla pazara sunuluyordu. Biz ise tüketicilerimizle açık iletişim kurmak; etkili ve iyi bilinen içerikleri mantıklı fiyatlandırma ile pazara sunmak istedik.”

2016’daki lansmanından bu yana The Ordinary, global çapta bilinirliğini hızla artırarak sayısız tüketicinin güvenini kazandı ve güzellik sektörünün en ezber bozan markalarından biri haline geldi. Bugüne kadar dünya çapında milyonlarca hayrana ulaşan marka, İngiltere ve ABD’de en çok satan serum markası oldu. Türkiye’de 1 Nisan itibarıyla satışa sunulmuş olmasına rağmen The Ordinary’nin özgün marka kimliği sayesinde Türkiye pazarında şimdiden büyük ilgi uyandırmayı başardı.

Kaliteli İçerikler, Güçlü Etki ve Mantıklı Fiyatlandırma

“Kaliteli içerikler” ve “güçlü etki” markanın temel hedefleri ve bu hedeflere ulaşmak, markanın bilimsel DNA’sının ayrılmaz bir parçasıdır. The Ordinary’nin Toronto’daki laboratuvarı, yüzü aşkın biyokimyagerin çalıştığı bir merkez olup tüm ürünler burada markanın kendi bünyesinde geliştirilmektedir.

The Ordinary’nin bilim insanları, “kaliteli içerik” seçiminde neredeyse hiç taviz vermeyen bir standardı benimser: Bu doğrultuda, yalnızca etkinliği bilimsel olarak kanıtlanmış ve güvenilirliği geniş çapta kabul görmüş aktif bileşenler tercih edilir. Konsantrasyon söz konusu olduğunda ise marka, her ürünün kabul görmüş aktivasyon seviyelerine ulaşmasını sağlamak için formüllerinde yeterli dozajların kullanılmasında ısrarcı bir yaklaşımı esas alır.

Markanın ikonik ürünü %10 Niacinamide + %1 Zinc Serum bunun en iyi örneğidir. İçeriğindeki niasinamid, cilt bakımında oldukça değerli bir aktif bileşendir. The Ordinary, ürünün fazla yağlanmayı azaltmaya, daha aydınlık bir cilt görünümü sağlamaya yardımcı etkisini güçlendirmek için bileşenin konsantrasyon oranını dikkat çekici bir şekilde %10’a çıkarmıştır. Bununla birlikte, %1 çinko içeriği niasinamidin cilt tarafından daha iyi emilmesi için destekleyici bir rol oynar.

Aynı zamanda, The Ordinary yalnızca bir ‘ham madde tedarikçisi’ olmanın çok ötesinde olup geliştirdiği ürün inovasyonları ile de markanın ileri görüşlü  formülasyon yaklaşımlarını yansıtmaktadır. Örneğin; Saccharomyces Ferment Solution %30 Milky Toner, cilde nazik ama etkili bir peeling etkisi sağlamaya yardımcı olmak için geliştirilmiş yenilikçi bir içerik olan %3 NAG (N-Asetil Glukozamin) ile %30 oranında formül öz bazına sahiptir.

Öte yandan, yüksek konsantrasyonlar ve kaliteli içerikler, “güçlü etki” ilkesinin temelini oluşturur. The Ordinary, formüllerinin etkisini doğrulamak için klinik testlerin gerçekleştirilmesinde ısrarcıdır.

The Ordinary; etkileyici ürün performansının ötesinde, markanın kaliteli içerik seçimleri ve sürdürdüğü pazarlama stratejileri sayesinde fiyat-performans dengesiyle de öne çıkmaktadır. The Ordinary formüllerinde; bilimsel olarak etkinliği kanıtlanmış, kolay erişilebilen, etkili ama gereğinden pahalı olmayan içerikleri kullanırken, ürün etkisini güçlendirmek amacıyla yeni teknolojileri keşfetmeye devam eder.

The Ordinary kuruluşundan bu yana, oldukça şeffaf pazarlama yaklaşımını sürdürerek gösterişli ambalaj tasarımları kullanmak veya sadece pazarlama amacı taşıyan içerikleri formüllere dahil etmek gibi geleneksel taktikleri bilinçli olarak reddeder. Bunun yerine, minimalist ambalajlar kullanarak, tamamen ürüne odaklanan bir yaklaşımı benimser.  Bu ilkeler doğrultusunda The Ordinary, “yüksek kaliteli ürünleri mantıklı fiyatlandırma” misyonuna bağlıdır.

Şeffaflık ve Dürüstlüğe Bağlılık

2016 yılından bu yana The Ordinary, iletişimde şeffaflık ve dürüstlük ilkesine bağlı kalarak, tüketicilerle etkileşiminde, ürünlerin temelini oluşturan formülleri ve içerikleri ön planda tutar. Ürün ambalajlarında, içerik isimlerini ve konsantrasyonlarını açıkça belirterek markanın bilim odaklı ve şeffaf iletişim anlayışını yansıtır. The Ordinary pazarlama stratejilerinin, bilimsel gerçeklerin önüne geçmesine izin vermez. Bunun yerine, tüketicileri cilt bakım bilimi konusunda anlaşılır bir dille eğiterek tüketicilerin bilinçli seçimler yapmalarını destekler.

Güven Temelli Bir Topluluk İnşa Etmek

The Ordinary, bilim ve şeffaflık ilkelerine olan bağlığını sürdürürken vegan ve hayvanlar üzerinde test edilmeyen (cruelty-free) ürün ailelerine sahiptir ve PETA’dan sertifikalı vegan statüsünü almıştır. Bu sertifika, The Ordinary’nin hiçbir ürününün hayvanlar üzerinde test edilmediği ve hayvansal kaynaklı bileşenler içermediği anlamına gelmektedir. Bununla beraber; The Ordinary, çevresel ve sosyal sorumluluk alanlarında sürekli yeni girişimler keşfederek, gezegen üzerindeki etkisini en aza indirmeye çalışmakta ve sürdürülebilirlik yolculuğunun her adımını şeffaf bir şekilde paylaşmaktadır.

The Ordinary, Nisan 2025 itibarıyla Sephora Türkiye mağazaları, sephora.com.tr ve Sephora app’te satışa başladı. Bu lansman, markanın Türkiye’ye ilk girişi olup, markanın tüm hikayesini Türkiye’deki müşterileriyle paylaşarak benzersiz bir cilt bakımı deneyimi sunmayı hedefliyor.