Maison’un estetiğinin merkezinde, Francis Kurkdjian için sonsuz bir ilham kaynağı olan Paris yatıyor. Francis Kurkdjian, Paris’in ritmini, büyüsünü ve gizemini yakalıyor. 2016 yılında parfümör, kendi adını taşıyan Maison’un koku gardırobunda ikon haline gelen iki silaj aracılığıyla en derin duygularından bazılarını paylaşmak istedi: Petit Matin ve Grand Soir.
Bu iki eau de parfum, sonsuza dek hafızalara kazınacak kadar muhteşem bir güzelliğin geçici anlarını somutlaştırıyor. Petit Matin ve Grand Soir şafaktan akşam karanlığına kadar Işıklar Şehri Paris’i simgeliyor. Duygularının hatırası gibi, Francis Kurkdjian bu anları iki olağanüstü yaratıma dönüştürdü.
Petit Matin
Sabahın erken saatlerinde uyanmak ve yarı aydınlıkta Paris’in hoş tazeliğinden geçerek kaçmak. Sokaklarda ve hala ıssız olan pasajların altında dolaşmak gibi güzel şeylerin keyfini yeniden keşfetmek. Bir bahçede kitap okumaya veya hayal kurmaya zaman ayırmak. Günün ilk ışıklarında hafifçe üşümek ve önündeki hareketli güne hazır hissetmek. Güneş doğarken şehrin çekingen ışıkları başkentin çatılarından zirveye çıkıyor ve şehir ışıltılı kostümünü giyiyor. Seine Nehri binlerce yansımayla parıldıyor, çinko çatılar mavi-gri bir renk alıyor. Güzellik her yerde, her ışık huzmesinde, sessiz bir dinginlikle yankılanıyor, hala uyuklayan şehrin gürültüsü onu rahatsız etmiyor. Kaldırım taşları üzerindeki ayak sesleri, kaldırımdaki bir kafeden gelen kahve fincanlarının şıngırtısı. Petit Matin ile sabahın erken saatleri ve Paris huzur içinde uyanıyor.
Petit Matin nefis, tertemiz altınla çevrilmiş bir Paris’in tazeliğini fısıldıyor; bu da yaklaşan parlak bir günün ilk ipucu. Bu parlak ve ışıltılı eau de parfum’un bileşimine portakal çiçeği, litsea cubeba ve lavanta esansları hakim. Alıç akorunun pudramsı tatlılığı orta notalara yayılırken, AmbroxanTM ile misk akoru alt notaların görkemini vurguluyor. Saf bir mutluluk dalgası.
Grand Soir
Sonunda büyük akşam! Büyülü bir Paris’te benzersiz anlar yaşamak için mükemmel bir şıklığa bürünmek ve kendini tüm kalbinle bir sevinç dalgasına bırakmak. Anıtlar birbiri ardına aydınlatılıyor, her köprüyü ve her sokağın köşesini ışık parıltılarıyla kaplıyor. Şehrin ışıklarının başlangıcı gibi gökyüzü, baldan büyüleyici amber tonuna kadar göz kamaştırıcı renklere boyanmış. Ruhları şenlendiren gözler için bir şölen. Grand Soir ile akşam bakır rengi bir haleyle renkleniyor; altın heykeller ve kubbeler gecenin gizemine teslim olmadan önce parlıyor. Paris bir sahne. Perdeler açılsın ve gösteri başlasın.
Amber notalı ve odunsu, canlı ve büyüleyici Grand Soir, duygusallıkla dolup taşan ihtişamlı bir koku. İlk başta, lavanta ve tarçın ağacı yapraklarıyla eşleştirilen cistus labdanum’un derinliği ortaya çıkarken, alt notalarda benzoin vurgularıyla birlikte vanilyalı amber akorunun tatlı sıcaklığı baskın çıkıyor. Karşı konulamaz.
Sembolik 70 ml’lik şişenin yanı sıra 200 ml’lik bir formatta da sunulan her iki eau de parfum, artık kolay taşınabilir 35 ml’lik boyut seçeneğiyle de sunuluyor. Petit Matin & Grand Soir uygulandığında Paris’in ışıltısı açığa çıkacak ve sizi sarmayalayacak.