Yeni Gucci, anlattığı hikayelerle artık daha genç, daha dinamik ve dijital çağda nefes almanın ön koşulu olan, anı yakalamayı ustalıkla başarıyor.
Bugün Gucci’nin ilham bahçesinden kelebeklere, arılara hatta yılanlara sahip olmak istiyorsak, Gucci’yi arzu nesnesine dönüştüren Alessandro Michele‘nin katkısı tartışılmaz. O, modanın ışıltılı sahnesinde sürekli görünmek isteyecek kadar şöhret tutkunu bir kreatif direktör değil. Yıldızlaşmak yerine, yıldızlara bakıp ilham almayı tercih ediyor.
İşin mutfağında yer alan bir kreatif direktör olmasına rağmen, dijital dünyanın, yeninin dilini mükemmele yakın derecede konuşuyor. Bu yüzden dünyanin dört bir yanında yaşayan genç sanatçılar, Gucci dünyasına girerken iletişim kurmakta hiç yabancılık çekmiyorlar. Alessandro Michele’nin Gucci’sini yakından takip edenler, Gucci Garden koleksiyonu ile başlayan keşif yolculuğunun ikinci durağı Ace sneaker’ların dijital ayak seslerini duymuş olmalılar.